KÜRDİSTAN
mı TÜRKİSTAN mı?
Abdullah
Çağrı ELGÜN
“Cemaat ve Mesut Barzani” kitabının
yazarı Erdal SARIZEYBEK’in
söyledikleri ile Türk tarihini değiştirecek görüş ve düşünceler ortaya çıktı…
Mesut Barzani’nin Kürt olmadığı, Halîd i Nakşî Tarikatı’nın bir üyesi
olduğu, bu tarikatın üyeleri ve uzantılarının bir kısmının da Türkiye’de
bulunduğu ve Türkiye’yi yönettiği ileri sürüldü…
Kürt
İsyanları, araştırıldığı
zaman şu görülmektedir ki 1806-1846 arasında altı(6) defa isyan çıkaranların
tamamı üç ailedir. Aradan geçen kırk yıllık zamanda bütün bu isyanları
çıkaranları, teşvik eden, organize edenlerin bu üç aile olduğunu tespit ediyor.
Bu aileler Baban, Bedirhan ve Solhan Aileleridir.
Bunların, bir Şeytan üçgeni kıskacında sürekli olarak hareket ettiği ve bu bölgelerde
eğitildiği, organize edildiği ve bu bölgelerde isyanların çıkartıldığını,
yapılan araştırmalar ve eldeki belgeler açık, net ve tartışmasız bir şekilde ortaya
koymaktadır.
Bu üçgen: Süleymaniye, Erbil, Şemdinli ve Vandus’tur. Kürtler’e isnat edilen bu isyanların hiç birisi, Kürt vatandaşlarımız
ve Kürt liderler tarafından çıkartılmamıştır. Bu İsyanları çıkaranlar, organize
edenler de isyanı teşvik ve yönlendirenler de Kürt değildirler…
Bunlar: Şeyh Halid, Şeyh Barzanî, Seyyid Taha’dır. Bunların da Türklük veya Kürtlük ile hiçbir ilgi ve
alakası yoktur. Neseplerinin ne olduğu da kesin olarak belli değildir.
PKK,
Barzani, Talabani, aynı coğrafya üçgeninde, defalarca
işbirliği ederek bu isyanları organize etmişlerdi...
Bu Tarikatın
adı: Halidî Nakşî Tarikatı’dır… Bunlar Kürt
olmadıkları halde kendilerini Kürt
olarak tanıtan bir grup, Halidî Nakşî
Tarikatı’nın Müritleri, Şıhlarıdır veya üyeleridirler. Bunların, günümüzdeki
üyeleri kimlerdir diye baktığımızda karşımıza: Turgut ÖZAL, Necmeddin ERBAKAN, Abdullah GÜL, Cüneyt ZAPSU, Tayyip
ERDOĞAN, Bülent ARINÇ olarak karşımıza çıkmaktadır.
Barzani,
Talabanî ve Şeyh Übeydullah…ve benzerleri de bu Tarikatın
ya üyesi ya Şıh’ı veya Şeyh’idirler. Bunların hiç birisi, ne Kürt ne de Türk değildir;
fakat bu isyanları tertipleyen, örgütleyenlerin, aynı kişi ve onların çocukları
veya torunları oldukları kesin ve su götürmez bir gerçek olarak
karşımızdadır...
Türkiye’de kendiliğinden çıkan bir isyan
yoktur. Kürt kardeşlerimizin de doğrudan, bir isyan çıkardığı görülmemiştir. Bu
isyanlar: Mürit, Şıh, Şeyh ve Seyyid lakaplarını alan, ajanlar tarafından
çıkartılan isyanlardır. Bunlar, Nakşî
Tarikatı üyesi ve Siyasal İslâmcı
Tarikat mensupları tarafından organize
edilmektedir. Kürt halkı ayaklandırılmaya, baş kaldırmaya teşvik edilerek, kışkırtıcılık,
bölücülük, ve ayrılıklardan nemalanma ve sudan bahaneler ile sunî olaylar
hazırlanıp yönetilerek çıkartmış isyanlardır…
Seyyid
Taha Kürt değildir. Aşireti de yoktur!.. Şemdinli’de yaşar. Torunu Seyyid Abdülkadir’dir. Bu kişiler, bu
ayrılıkçı Kürtler’in başında ve
isyanları organize eden kişidirler.
Geçmişe
doğru gittiğimizde görülmektedir ki 1800’lü tarihlerde çıkarılan bütün isyanları,
bu üç ailenin dedeleri, babaları ve çocuklarının teşvik ve organize ettikleri
ve çıkarıp yönettikleri, açıkça
görülmektedir…
Geçmişteki bütün bu isyancıların, Halidî Nakşî Tarikatının üyeleri
oldukları, tarihî belge ve kayıtlar incelendiği zaman, ap açık, şüphe götürmez
bir şekilde, ayan beyan görülecektir…
Mesut
Barzani’nin babası Molla Mustafa BARZANİ de Türkiye’ye gelmiş, dostluğunu ve
kardeşliğini bildirdikten sonra (1930), 1932’de Ermeniler ile iş birliği
yaparak Dağlıca Karakolu’nda dört askerimizi şehit etmişlerdi…
Hakkari ve Şemdinli İsyanlarını çıkaran
da Mustafa Molla BARZANİ idi... Ağrı
da çıkan isyana da aynı zat destek vermişti.
Bugün, Tayyip ERDOĞAN ve Mustafa Molla BARZANİ aynı tarikatın
mensuplarıdırlar.
200 yıllık İsyan Siyasetini devam
ettirenler de yine, bu Cemaat mensuplarıdırlar. Milletin gözü kapatılmış veya olay
ve durumları görememesi için siyaha boyanmış gözlük verilmiş olmalı ki millet, akla
ile karayı seçmekte zorlanmaktadır.
Bugün gelinen noktada Mısır, Libya, Suriye, Suidi Arabistan, Irak
Müslüman ve Eski Osmanlı Türkü’nün toprakları ve insanları ile geldiğimiz
(husumetli veya düşmanca) durum inkar edilemez bir şekilde, gözler önündedir. Bugünkü yöneticilerin siyaseti, sağ
gösterip sol vuran, süslü; fakat içi boş hamasî nutuklardan ibaret olarak kalmıştır…
İngiltere,
ABD, İsrail, Ortadoğu’da yeni sınırları çizmiştir…
Kuzeyde Kürdistan bağımsızlığını ilan etmiş, sıra Suriye’deki İŞİD ve PYD’nin kontrol ettiği Kürdistan ile birleşmeye
gelinmiştir. Türkiye ise sınır ötesinde içerilere bir kilometre de olsa
giremeden gereksiz masraf, anlamsız ve beyhude tatbikat yapmakla yetinmiştir.
Türkiye geçmişte Barzani ve Talabani’ye verdiği taviz yardım, müsamaha ve
hedefsizliğinin bedelini ödemektedir…
PİKES Raporunda Molla Mustafa BARZANİ şu
ifadelere yer vermiştir: “Şayet
davamızda başarıya ulaşırsak ABD 51. Eyaleti olmaya hazırım…”
Barzani’nin
Kürt Yahudisi olduğu ve bu ailenin pek çok Haham
yetiştirdiği, İsrail ile işbirliği yaptığı belgelerle ispatlanmıştır.
Bütün bu tavizler sonucu Türkiye çaresiz,
içe kapanmış ve hiçbir varlık gösteremeden ortada kalakalmıştır. Bana öyle
gelmektedir ki bu Cemaat ve Tarikat mensupları İngiltere, ABD, İsrail ortaklarına, Ortadoğu’yu Eşbaşkan olarak Türk
Milletini uyutarak, Büyük Türk Milletine rağmen, yumuşak bir inişle Kürdistan’ı
hediye eylemektedir…
Molla
Mustafa’nın dedesi Tayyip
Erdoğan’ın büyük Halifesidir. Bunlar büyük bir Cemaat kurdular. Bu Cemaatlere
siyasi kişileri sokarak Türkiye’yi ele geçirmek istediler. Yine de kazanamadılar.
Bunun üzerine taktik değiştirip yeni taktikler uygulayarak: “Cemaatlerin içinde siyasetçi yetiştirelim
de devleti ele geçirelim.” dediler. Bugün Türkiye’yi yönetenler, işte bu
Cemaatin üyeleridirler. Adı geçen bu Tarikat: Gümüşhan Evi Tekkesi olarak İstanbul’da Cağaloğlu’nda
bulunmaktadır. Bu Halidî Cemaati’nin
en büyük Tekkelerinden bir tanesidir. Burada bundan başka: Gümüşhan Evî, İsmet Efendi, Kelâmî ve Kaşgarî Tekkeleri de bulunmaktadır.
Bu Tekkede, siyasetçi Cemaatçiler yetiştirerek, devletin başına getirdiler.
Anlayacağınız bugün, Türkiye’nin başında bulunanların en yetkilileri bu Tarikat
ve Cemaatin yetiştirdiği siyasal kişilerdir…Operasyon da: “Büyük Orta Doğu Projesi ve Eş Başkanı Cumhur Başkanı” ile Ortadoğu
sınırlarını yeniden çizme ve Türkiye’yi ele geçirme planıdır.
Gelinen bu noktada “Büyük Orta Doğu Projesi ve Eş Başkanlığı” gereği her ne kadar yağıp gürlesek de Kuzey Irak’ta Referandum bitirilmiş;
Bağımsız Kürdistan ilan edilmiştir. Şimdi sıra PYD, İŞİD’in Suriye’de kontrol
ettiği topraklarla birleşmeye gelmiştir.
Yine bizim, başımızdaki büyükler ve bizden iyisini bilenler : “Ey Almanya! Ey Hollanda!.. Ey Barzani!”
diyerek, Rus yazar ve karikatüristlerin alay
konusu haline gelen ve gır gır ile çizilen Türkiye Sınırlarını belirleyen
haritalardaki topraklarını bağıra bağıra Barzani’ye teslim ettiğimiz gibi Türkiye’nin
de yarısını yumuşak inişle Büyük Kürdistan hayaline devredecek miyiz?..
ABD, Barzani’yi Türkiye’ye davet ettirmişti.
1992’de Türkiye tarihinde ilk defa Turgut ÖZAL döneminde Barzani Ankara’ya gelmişti.
MİT Tesislerinde Başbakan Süleyman DEMİREL tarafından ağırlanmış, TC Pasaportu
verilmiş, silah tahsis edilmiş, yiyecek, içecek ve her ne eksikse gönderilmişti.
Bugün de bu Tarikatın baştaki liderleri eliyle, Mesut BARZANİ defalarca Türkiye’ye getirildi. En son Diyarbakır’a götürüldü.
Büyük bir törenle ve Devlet Başkanı gibi karşılandı. Bayrakları Türk
bayraklarının yanında yer aldı. Resmen Kürdistan Türkiye’ce tanınmıştı…
AKP kongresinde “Türkiye seninle gurur duyuyor!..” diyerek alkışlandı. Başbakanın
yanında oturtulmuştu… Eeee… Gelinen
noktada şimdi?!.. Kerkük’te, Sünnî Kürtlerin dışında Türkmen kalmamış tasfiye
edilmiştir. Şimdi buradaki kurulmuş ve
resmen ilan edilmiş Kuzey Kürdistan ile Tüm Türkleri Katletme Projesi devreye
sokulmuş bulunmakta mıdır? Yoksa Kuzey Kürdistan bunların uydurdukları gibi
Türkiye’ye dahil olup Türkistan mı olacaktır?..
PYD,
İŞİD’in şimdi elinde bulundurdukları yer ile Suriye ve Kuzey Irak Kürtleri
birleşerek Büyük Kürdistan’ı kuracak, İsrail: Dicle’den Fırat’a, Ağrı (Ararat,
Sion Dağı) ve çevresiyle Kenan Diyarı mı gerçekleşecek? Yoksa Ortadoğu Eş
Başkanının anlattığı Büyük Ortadoğu (BOB) projesi gereği bütün bu ve diğer
İslâm ülkelerinde yaşanan bu kadar acı, kan, göz yaşı ve katliam sonrası Türkiye’ye
dahil olup İngiltere, ABD ve İsrail’e petrol, gaz, uranyum, bor mu akıtacaklar?
Irak
ve Suriye’den koparılan topraklarla Bağımsız Kürdistan mı, Türkistan mı
olacaktır?
KAYNAKLAR:
1. http://www.hurriyet.com.tr/barzani-ailesinin-yahudi-oldugu-ortaya-cikti-128488
2.https://www.google.com.tr/search?safe=off&dcr=0&q=Safa+Kaplan,+H%C3%BCrriyet+Barzani+ve+Ailesi&nfpr=1&sa=X&ved=0ahUKEwi0q8eg18TWAhXJYpoKHdSCCToQvgUIJCgB
3.http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/abdulkadir-selvi/
http://www.metafizikmerkez.org/detay.asp?haberID=9
4. http://yurthaber.mynet.com/makale-haberleri/turkiye-uzerinde-oynanan-oyunlar---726
5.http://diriliyoruz.com/turkiye-uzerinde-oynanan-oyunlar-belgeseli-1880-2009
6.http://www.usakhabermerkezi.com/abdnin-turkiye-uzerinden-oynamak-istedigi-buyuk-oyun-makale,485.html
7. www.uyaneyturkgidiyoruz.com
8.www.idefix.com
9. wwwtevfıkbir.com
10. “Cemaat ve Mesut Barzani”, Erdal SARIZEYBEK;
11. http://www.kitapyurdu.com/kitap/cemaat-ve-barzani/325955.html
12.http://www.yeniakit.com.tr/haber/abdli-yahudi-bankaci-rockefellerden-yuzyilin-itirafi-iste-turkiye-uzerinde-oynanan-kirli-oyunlar-247109.html
14.https://bpakman.wordpress.com/inanc-dunyasi/dinler-arasi-diyalog/musevi-islami-cemaat-iliskileri/gumushanevi-dergahi-museviler-ve-bop/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder